en | tr
Dünyanın İlk Havalimanı
Havaalanları, günümüzde dünyanın en büyük şehirlerindeki devasa merkezlerden, dünyanın en izole edilmiş olanlarına kadar uzanan, sadece uçakla erişilebilen uzak yerlere kadar her yerde bulunmaktadırlar.

Fakat bütün bu havaalanları aynı zamanda inşa edilmemiştir. Ve tabiki ilk kurulan havaalanları, günümüzde var olan ve kullanılanlardan çok farklıydı.

 

Anlamamız gereken şey, havacılığın aynı zamanda birçok yerde ortaya çıkması, bu yüzden hangi havalimanının ilk olduğunu anlamak kolay bir iş olmadığı gibi bir havalimanının ne olup ne olmadığını tanımlamak da kolay bir iş değildir.

 

Uçakla yapılan ilk uçuş, Kuzey Carolina Kitty Hawk'ta 17 Aralık 1903 yılında Wright kardeşler tarafından gerçekleştirilmiştir. Burası bir havaalanı olmadığı için ilk havalimanı olarak nitelendirilememiştir, günümüzde Kitty Hawk’ta basit bir havaalanı bulunmaktadır.

 

Daha sonra Pearson Field Havaalanı’na (Vancouver, Washington), 1905 yılında bir zeplin inmiş, ardından 1911'de buraya ilk kez uçaklar iniş yapmıştır ve buradaki havaalanı günümüzde hala kullanılmaktadır.

 

Ancak, dünyanın ilk havalimanı unvanı çoğu zaman ABD Maryland'deki College Park Havaalanı'na verilmektedir. Bu havalimanı "havacılığın beşiği" olarak bilinir ve 1977'de Ulusal Tarihi Yerlerin Kayıt listesinde listelenmiştir. 1909 yılında kurulmuş ve ilk uçuşu gerçekleştiren Wright kardeşlerden biri olan Wilbur Wright’in aynı yıl içerisinde ilk devlet uçağını uçurmaları için iki ordu subayına talimat verdiği zaman havaalanı olarak çalışmaya başlamıştır.

 

 İki yıl sonra, 1911 yılında,  ilk askeri okul açılmış ve bu havaalanı, devlet uçağı ile tek başına uçuş yapan ilk askeri pilotun yanı sıra 1912 yılında askeri uçakla uçan ABD’nin ilk kadın pilotuna ev sahipliği yapmıştır.

 

College Park Havaalanı'nın ilk günlerinden bir fotoğrafı.

 

Amerikan Postane Dairesi, 1918 yılında New York ve Philadelphia arasında hizmet sunan ilk Hava Posta Servisi’ni College Park Havaalanı'nda icra etmeye başlamıştı. Ancak bu servis 1921 yılında sonlandırılmıştı.

 

Emile Berliner ve oğlu Henry dikey uçuş makineleri için bazı fikirlerle 1920 yılında havaalanına gelmiş ve 1924 yılında ilk kontrollü helikopter uçuşunu gerçekleştirmişlerdir.

 

College Park Havaalanı 1927'den 1933'e kadar kötü hava şartlarında radyo navigasyon aletlerinin ilk testlerine ev sahipliği yaparak pilotların düşük görüş mesafesinde uçak kullanmalarına yardımcı oldu. Bu aletler aslında modern ILS'nin (Aletli İniş Sistemi, günümüzde hemen her büyük uçakta kötü hava koşullarında iniş yapmak için kullanılan) atasıdır.

 

1927-1957 yılları arasında George Brinckerhoff çok sayıda hava gösterisine ev sahipliği yapan bu hava alanını devraldı.

 

College Park Havaalanı’nın hikâyesi o zamandan beri devam etmekte olup şuanda çoğunlukla özel uçuşlar için sade bir havaalanı olarak hizmet vermektedir. Çok büyümemesi ile birlikte aktif bir şekilde çalışan havaalanı, yüzü aşkın küçük boyutlu uçağı park edebilme kapasitesine sahip, 795 metre uzunluğunda ve 18 metre genişliğinde tek bir piste sahip olup her zamanki boyutunda kalmıştır. Günümüzde, 1981'den bu yana havaalanının hikâyesini sunan bir müze “College Park Havacılık Müzesi” (1998'de açılmış) de bulunmaktadır. Çok sayıda uçağın sergilendiği müze, 1909 College Park Havaalanı hangarının bir kopyasına da sahiptir.

 

Sergilenen bazı uçaklarla birlikte müzenin içinden bir görüntü.

 

Küçük bir dip not olarak, College Park Havaalanı’nın adresi, 1909 Dr. Onbaşı Frank Scott, College Parkı olup havaalanının açıldığı yılla aynı olmasından ötürü ilginç bir öykü olarak dile getirilir.

 

Başka havaalanlarında da söz edilmeye değer bazı ilginç ilkler bulunmaktadır:

 

ABD'deki Atlantic City Bader Alanı, 1910'da açılıp, 1911'de ilk yolcu hizmetine başlamasından dolayı ilk havaalanı olmasa da hem denize hem de karaya inebilen uçaklara hizmet eden ABD’nin ilk kentsel havalimanı olmuştur. 1919 yılına ait bir gazetede Atlantic City Bader Alanı'na atıfla ilk kez hava-alanı kelimesi kullanıldığı için teknik anlamda ilk havaalanı olarak kabul edilebilir. Söz konusu havaalanında tarifeli ticari havayolu hizmeti 1990 yılında bitmiş ve o zamandan beri trafiği çok daha büyük olan Atlantic City Uluslararası Havaalanı tarafından üstlenilmiştir. Atlantic City Bader Havaalanı için şu anda bir tür hayalet havaalanı olarak bahsedilebilir.

 

2016'dan beri Atlantic City Bader Havaalanı satılık durumdadır.

 

1911 yılının Ocak ayında açılan Hamburg Havaalanı'ndan bahsetmeden ilk havaalanlarından söz etmek olmaz. 1913 yılında büyütülüp uçaklar inmeye başlayana kadar ilk iki yıl boyunca esasen zeplinler için kullanılıyordu. 1955 yılında yolcu uçuşları başladığında Lufthansa tarafından merkez olarak kullanılmış birkaç yıl sonra Frankfurt Havalimanı tarafından devralıncaya kadar devam etmiştir. Ancak, Hamburg Havaalanı günümüzde hala kullanılmakta olup, havaalanı kelimesinin yaygın olarak kullanıldığı bir anlamda yani ticari uçaklarla seyahat eden yolcular için kullanılmaktadır. Hala çok aktif olup 2016 yılında, 16 milyondan fazla yolcu bu havaalanını kullanmıştır.

 

Havaalanları günümüzde neredeyse her yerde mevcut olup 1900'lerin başından beri çok fazla değişim geçirmiştir. Bugünün havaalanlarını meydana getiren bu değişikliklerden bahsedeceğiz.

 

Öncelikle, tarifeli uçuşların gerçekleştiği ilk havaalanı 1919 yılının Ağustos ayında Londra yakınlarında bulunan Hounslow Heath Aerodrome Havaalanı’ydı.  İlk kez 1909 yılında bir uçak bu havaalanına inmiş ve bir yıl sonra hangar inşa edilmiştir.

 

İlk ışıklandırma 1920'li yıllarda ortaya çıkmış ve ilk yaklaşım ışıkları 1930'lu yıllarda başlamıştır. (bu ışıklar yaklaşmakta olan uçağa yönleri ve iniş açısını belirtir). Eğik çizgi (slope-line) yaklaşım sistemleri ise 1940'larda sunulmuştur; uçakların konumunu belirtmek için kullanılan huni şekli ışıklardır.

 

Günümüzdeki bir pistin gece inişi için yaklaşma ışıkları.

 

2. Dünya Savaşı'ndan sonra havacılık alanında büyük atılımlar yapılması, havaalanlarının yeniden düzenlenmesine ve daha iyi organize olmasına yol açmıştır. En büyük çıkış ise 1960'lı yıllarda jetlerin (ilk ticari jet De Havilland Comet) ortaya çıkmasıyla gerçekleşti. Yeni güçlü bu uçaklar ile pistler 3000 metre'ye kadar uzatılarak betonarme şekilde yapılmıştır.

Yüzyıldan biraz fazla bir sürede, çimenlerle kaplı alanların günümüzdeki devasa kent benzeri havaalanlarına dönüştüğünü görünce, gelecektekilerin nasıl olacağını hayal edebiliriz. Ve belki de gelecek yıllarda uzay-alanları görebilir, yıldızlara bile gidebiliriz.

 

 

×

Bilgi